Tükürükten hastalık teşhisi… ‘Su dolu bardaktaki tükürük dibe çöküyorsa…’

Tükürükten hastalık teşhisi… ‘Su dolu bardaktaki tükürük dibe çöküyorsa…’

Tükürük bezleri tarafından salgılanarak ortaya çıkan tükürük, yiyecekleri nemlendirme ve yutulmalarına yardımcı olması dışında hastalıkların teşhisi için de oldukça önemli. Hindistan’da yapılan araştırmaya göre tükürükteki maddelerin pek çok hastalığın tanısında yardımcı olabileceği ortaya çıktı. Peki tükürükten hangi hastalıklar teşhis edilebilir? Evde yapacağımız basit bir tükürük testi, hastalıklar hakkında bilgi verebilir mi? Uzmanlar hurriyet.com.tr’ye anlattı.
İnsan vücudu günde yaklaşık 1 ya da 2 litre arasında tükürük üretiyor. Bu sıvıyı ortaya çıkaran da tükürük bezleri… Her gün ürettiğimiz tükürüğün içinde ise 700’den fazla mikroorganizma ile ürik asit gibi maddeler bulunuyor.

Ürik asit ise kanda bulunan pürin maddesinin, yani yiyecek ve içeceklerdeki kimyasal bileşiklerin parçalanması sonucunda ortaya çıkıyor. Son birkaç yıldır bilim dünyası da tükürükteki tüm mikroorganizmalara ve ürik asite yoğunlaşmış durumda. Çünkü tükürük, içinde barındıklarıyla hastalıkların teşhisinde kan kadar önemli…

En son Hindistan’daki Datta Meghe Tıp Bilimleri Üniversitesi’ndeki bilim insanlarının gerçekleştirdiği çalışmada ise vücuttaki hasarlı ya da ölü hücreler tarafından üretilen ürik asit miktarının; şeker hastalığı, demans ve kanser dâhil 10’un üzerinde hastalıkla ilişkili olduğu ortaya çıktı.

Çalışmada, anormal derecede fazla olan ürik asit seviyelerin; yüksek tansiyonu, kalp ve kan damarları ile ilgili hastalıkları, kanser ve Tip-2 diyabete işaret ettiğinin altı çizildi. Düşük ürik asit seviyesi de depresyon, anksiyete ve parkinson hastalığı ile ilişkilendirildi.

Daha önce de Kanada Alberta Üniversitesi’nde gerçekleştirilen çalışmada, tükürükte bulunan bazı özel bileşenlerin Alzheimer hastalığını gösterebileceği belirlenmişti. Sağlıklı kişilerle, hafif bilişsel sorunlar yaşayan ve Alzheimer’a yakalananların tükürük örneklerini karşılaştıran araştırmacılar, tükürükteki bileşenlerin farklılık gösterdiğini gördü.

Çalışmada, anormal derecede fazla olan ürik asit seviyelerin; yüksek tansiyonu, kalp ve kan damarları ile ilgili hastalıkları, kanser ve Tip-2 diyabete işaret ettiğinin altı çizildi. Düşük ürik asit seviyesi de depresyon, anksiyete ve parkinson hastalığı ile ilişkilendirildi.

Daha önce de Kanada Alberta Üniversitesi’nde gerçekleştirilen çalışmada, tükürükte bulunan bazı özel bileşenlerin Alzheimer hastalığını gösterebileceği belirlenmişti. Sağlıklı kişilerle, hafif bilişsel sorunlar yaşayan ve Alzheimer’a yakalananların tükürük örneklerini karşılaştıran araştırmacılar, tükürükteki bileşenlerin farklılık gösterdiğini gördü.

‘TÜKÜRÜKTEN HIV VE BÖBREK HASTALIKLARI DA SAPTANABİLİR’

Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğum İstanbul Tıp Fakültesi’nde görevli İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, “Datta Meghe Tıp Bilimleri Üniversitesi’nde tükürük testinden bazı tetkiklerle ileride yaşayabileceğimiz hastalıkların bulanabildiği üzerine çalışmalar yapılması çok kıymetli bir durum” dedi ve tükürükten elde edilen bulgularla teşhis konulabilecek hastalıklarla ilgili şu bilgileri paylaştı:

“Tükürük kolay elde edildiği için çeşitli hastalıkların tanısında rahatça kullanılabilir. Zaten son dönemde de bilim dünyası, bu konuya önem vermiş durumda. Örneğin böbrek fonksiyonlarının iyi bir göstergesi olan üre ve ürik asit, tükürükte rahatça saptanabilir. Bu nedenle böbrek rahatsızlıklarıyla ilgili tükürükten bilgi sahibi olunabilir. Ayrıca tükürükten Sjögren hastalığı (Ağız ve göz kuruluğu) HIV ve hepatit virüsleri saptanabilir. Hatta tükürükte insülin seviyesi de görülebilir.”

İç hastalıkları Uzmanı Dr. Aytaç Karadağ ise özellikle ürik asitin bu noktada çok önemli olduğunun altını çizdi ve ekledi:

– Ürik asit proteinlerin böbrek yoluyla atılması gerekir. Ama böbreklerin atabileceğinden fazlaysa maalesef böbreklerde birikip böbrek taşına, kemik-eklem sisteminde birikip gut hastalığına, kalp damarlarında birikip kalp krizine neden oluyor. Son yıllarda erken ölüm belirtisi olarak da kabul ediliyor.

– Hatta 2018’de yayınlanan hipertansiyon dergisinde yapılan bir araştırma, yüksek ürik asit düzeyine sahip kadınların yüksek tansiyon geliştirme olasılığının iki kat daha fazla olduğunu, erkeklerin ise yüzde 37 daha fazla risk taşıdığını ortaya koydu

– Journal of Cancer’da 2020 yılında yapılan bir araştırma, yüksek düzeyde ürik asidin sindirim sistemi kanserleri de dahil olmak üzere birçok kanserde de rol oynayabileceğini buldu. Özetle ürik asit oldukça önemli…

 

BAĞIRSAKTAKİ SORUNLARI TÜKÜRÜK İLE TEŞHİS ETMEK MÜMKÜN

Tükürükteki mikroorganizmalar üzerine çalışmaları ve yazıları olan Uzm. Dr. Emin Mindan ise “Tükürük içindeki mikroorganizmalar incelenerek, bağırsaklarda sorun olup olmadığı konusunda bilgi sahibi de olmak mümkün” dedi ve konuyu şu şekilde detaylandırdı:

– Bağırsaklarımızda 400’ün üzerinde bakteri ve mantar bizimle birlikte yaşıyor. “En değerli organımız hangisidir?” diye sorulduğunda, çoğumuz kalp veya beyin diye cevap veririz. Aslında bütün organlarımız değerli ve kusursuz birer fabrika gibi çalışırlar. Fakat ben bağırsakları oldukça önemsiyorum. Özellikle buradaki canlılardan en önemlileri bağırsak mantarı (Kandida Albicans) ve klostridiyum dediğimiz bakteri grubu. Bunlar ‘fırsatçılar’ olarak adlandırdığımız grubun en meşhuru.

 

 

YORUM ALANI

Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.