Recep Yazıcıoğlu …

 Aydın Valiliğine atanan ve henüz üç dört günlük

Vali iken Nazilli SSK Hastanesi ile ilgili bir 

şikayet kulağına çalınır. 

Hiç vakit kaybetmeden hastaneye gider 

Tebdil-i kıyafet gelir. 

Acil bölümünden girer. 

Oradaki görevli bir hemşireye der ki

Devamını yaz

Recep Yazıcıoğlu, acil servisin loş ışıkları altında hızlı adımlarla yürürken, gözüne ilk çarpan hemşireye doğru ilerledi.

Üzerinde sade bir gömlek, elinde eski bir ceket vardı. Kıyafetiyle sıradan bir vatandaş izlenimi veriyordu.

Görevli hemşireye yaklaşarak hafifçe eğildi ve sordu:

— “Kızım, ben hastayım… ama kimse ilgilenmiyor. Ne yapmam lazım?”

Hemşire, yorgun bir bakışla adama şöyle bir baktı.

Çoğu zaman hastalar şikâyet ederdi; o yüzden pek ciddiye almadı.

— “Bekleyeceksin,” dedi kuru bir sesle.

— “Doktorun vakti gelince seni çağırırlar.”

Recep Yazıcıoğlu, duraksadı.

Etrafına baktı. Koridorun ucunda sıralar dolmuştu, yaşlı bir adam yere çömelmişti, bir kadın sessizce ağlıyordu.

İçindeki devlet adamı kimliği kıpırdanmaya başladı.

Sakin, ama kararlı bir ses tonuyla tekrar sordu:

— “Kimse yok mu burada hastalara bakan? Müdür, başhekim, kim sorumlu?”

Hemşire biraz gerildi. Bu adam sıradan bir vatandaş gibi görünmüyordu. Üslubunda farklı bir ağırlık vardı.

— “Başhekim üst katta… Ama kolay kolay görüşemezsin,” dedi.

Recep Yazıcıoğlu hafifçe başını salladı.

Sonra cebinden kimliğini çıkardı, hemşirenin gözlerinin önünde açtı.

Kocaman puntolarla yazıyordu:

“T.C. Aydın Valisi — Recep Yazıcıoğlu”

Hemşire donakaldı.

Etraf bir anda sessizleşti.

Recep Yazıcıoğlu gür ve net bir sesle konuştu:

— “Bu hastane devletin hastanesidir. Buraya gelen her vatandaş, en iyi hizmeti almaya hakkı vardır.

Burada ihmal, saygısızlık ya da laubalilik kabul edilemez!”

Bir anda ortalık karıştı.

Başhekim apar topar aşağı indi, personel hizaya geçti.

Recep Yazıcıoğlu hepsini acil servisin ortasında topladı ve ekledi:

— “Ben buradayım çünkü şikâyet geldi.

Ve bu kapıdan giren her insan, benim misafirimdir.

Burada insan onurunu korumayan, halkına hizmet etmeyen bir anlayışa asla göz yummam.”

O günden sonra Nazilli SSK Hastanesi’nde hizmet anlayışı kökten değişti.

Doktorundan hemşiresine kadar herkes, görevini vatandaşın gözünün içine bakarak, vicdanıyla yapmaya başladı.

Çünkü herkes biliyordu artık:

Recep Yazıcıoğlu, sadece vali değil, halkın kendisiydi