Devlet Bahçeli’nin neden hiç evlenmediği, yıllardır merak edilen konular arasında yer alıyor. Hayatının büyük bölümünü siyasi mücadelesine adayan Bahçeli, evlilik kararı aldığı bir dönemde, çeşitli nedenlerle bu kararından vazgeçti. Nikah masasına kadar uzanan bu süreç, zamanla kişisel bir tercihe dönüşerek hayatında evliliğe yer vermemesine neden oldu. Bu karar, onun özel yaşamında sessiz ve derin bir iz bıraktı…
Devlet Bahçeli’nin evlenmemiş olması, zaman zaman merak konusu olmuştur. Yoğun bir siyasi hayat sürdüren Bahçeli, gençlik yıllarında evlilik düşünmüş olsa da, çeşitli nedenlerle bu adımı atmamıştır. Zamanla bu tercih, hayatının doğal bir parçası haline gelmiş ve kişisel bir karar olarak kalmıştır.
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin neden bekar olduğunu birçok kişi merak ediyor. Hayatının tamamını siyasete adayan Devlet Bahçeli’nin neden evlenmediği sorusuna, Oğuzhan Cengiz’in kitabında neden evlenmediğine dair detaylar yer alıyor…
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin hiç evlenmemiş olması, yıllardır kamuoyunun dikkatini çeken konular arasında yer alıyor. Sessiz ve içine kapanık yapısıyla tanınan Bahçeli, özel yaşamı hakkında fazla konuşmasa da, zaman zaman çeşitli açıklamalar ve anılar aracılığıyla bu konuda bazı ipuçları ortaya çıkıyor.
Bahçeli’nin yaşamını kaleme alan Türkmen Beyi Devlet Bahçeli adlı kitapta yer alan bilgilere göre, kendisi evlilik konusunu her zaman bir “kader meselesi” olarak değerlendirmiştir. Hayatında “keşke” demeyi doğru bulmayan Bahçeli, evlilik ve aile kurmanın insan yaşamı için önemli ve değerli bir şey olduğunu vurgulasa da, bu yolun kendisi için mümkün olmadığını ifade etmiştir.
Gazi Üniversitesi’nin eski rektörlerinden Prof. Dr. Rıza Ayhan, Bahçeli’yi yakından tanıyan isimlerden biridir. Ona göre Bahçeli, gençliğinde oldukça yakışıklı biriydi ve giyimine, kişisel bakımına büyük özen gösterirdi. Ancak siyasete duyduğu bağlılık ve disiplini, onun sosyal hayatına ayıracağı zamanı da sınırlamıştı. Ayhan’a göre Bahçeli, yoğun çalışma temposu nedeniyle evlilik fikrine hiçbir zaman ciddi anlamda zaman ayıramamıştır.
Zaman zaman yakın çevresinden, “Hocam evlenseniz de bizim de önümüz açılsa,” şeklinde esprili yaklaşımlar geldiğinde, Bahçeli’nin cevabı net ve açıktı: “Ben ya ocağa, ya partiye ya da eve giderim. Benim hayatım belli.” Bu sözleri, onun özel yaşamdan çok, ülkücü hareket ve siyasetle örülü bir yaşamı tercih ettiğinin göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Ülkü Ocakları’nın eski genel başkanlarından Şefkat Çetin ise, Bahçeli’nin hayatında bazı evlilik girişimlerinin olduğunu fakat her defasında olağanüstü olayların geliştiğini anlatıyor. Annesi, Bahçeli’nin evlilik sürecini üstlenmeye niyetlenmişti, ancak tam bu süreçte vefat etti. 1991 yılında gerçekleşmesi planlanan bir diğer evlilik girişimi ise, seçim sürecinin araya girmesiyle kesintiye uğradı. Bu tür tesadüfler, zamanla Bahçeli’nin evlilik fikrinden tamamen uzaklaşmasına neden oldu.
Sonuç olarak, Devlet Bahçeli’nin evlenmemesi, yalnızca bir tercih değil; aynı zamanda hayatının akışı, uğraşları, sorumlulukları ve yaşadığı kayıplarla şekillenmiş bir durumdur. Özel hayatını daima arka planda tutan Bahçeli, siyaset ve ülkü davasına olan sadakatiyle tanınmış, yaşamını bu yolda şekillendirmiştir.